Bir web sitesinin saldırıya uğrama riski, genellikle temel yazılım ve bileşenlerin güncel olmamasından kaynaklanır. WordPress’te karşılaşılan en yaygın güvenlik problemleri arasında şunlar yer alır: Eski ve güncellenmemiş WordPress sürümü: Yazılımın güncellenmemesi, hackerların sistemdeki zafiyetlerden kolayca yararlanmasına neden olur. Bu yüzden, WordPress güncellemelerinin zamanında ve düzenli bir şekilde yapılması oldukça önemlidir. Eski temalar ve eklentiler: Tema veya eklentiler güncellenmediğinde, içerdikleri açıklar kötü niyetli kişilerin sisteme erişim sağlamasına olanak tanır. Zayıf şifreler ve yaygın kullanıcı adları: Basit ve tahmin edilebilir şifreler, sistemin kırılmasını kolaylaştırır. Yönetici kullanıcı adı olarak “admin” veya “administrator” gibi yaygın ifadeler kullanmak da büyük bir risk taşır. Hosting ortamının yetersizliği: Kalitesiz veya kötü niyetli hosting hizmetleri, web sitenizin güvenliğini ciddi şekilde tehlikeye atabilir. DDoS saldırıları ve kötü amaçlı yazılımlar: DoS ve DDoS saldırıları sitenin erişilmez hale gelmesine yol açabilirken, virüsler ve malware dosyalarınıza zarar verebilir. Bu sorunlar, web sitenizin temel güvenlik seviyesini tehdit ettiği için mutlaka gerekli önlemlerle desteklenmelidir.
Bir WordPress sitesinin güvenliği, sadece site sahibinin itibarı için değil, aynı zamanda ziyaretçilerin verileri ve genel internet güvenliği için de kritik öneme sahiptir. Kötü niyetli saldırılar; veri ihlallerine, sitenizin işlevsiz hale gelmesine, arama motorlarında sıralamanızın düşmesine ve hatta yasal sorunlara yol açabilir.
1 – Güçlü ve Karmaşık Parolalar Kullanın
Birçok kullanıcı hâlâ doğum tarihi, isim ya da basit sayı dizileri gibi zayıf şifreleri tercih ediyor. Bu durum, saldırganların parolaları tahmin etmesini oldukça kolaylaştırıyor. Ancak, şifrenizin güçlü olması, web sitenizin güvenliği açısından son derece önemlidir. Güçlü bir parola şu özelliklere sahip olmalıdır:
- En az 12 karakter uzunluğunda olmalı,
- Büyük ve küçük harfler, rakamlar ve semboller içermeli,
- Tahmin edilmesi zor, rastgele oluşturulmuş bir şifre olmalı.
2 – İki Faktörlü Kimlik Doğrulama (2FA):
Şifreleriniz ne kadar güçlü olursa olsun, her zaman bir ihlal riski vardır. İşte burada iki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) devreye giriyor. 2FA, oturum açmak için yalnızca şifrenizi değil, aynı zamanda telefonunuza gönderilen bir kodu veya bir kimlik doğrulama uygulaması aracılığıyla üretilen tek seferlik bir kodu da girmenizi gerektirir.
Nasıl Çalışır? Bir kullanıcı adı ve şifre ile giriş yapmaya çalıştığınızda, WordPress (veya kullandığınız 2FA eklentisi) size ikinci bir doğrulama adımı sunar. Bu genellikle SMS ile gönderilen bir kod, bir kimlik doğrulama uygulaması (Google Authenticator, Authy vb.) tarafından üretilen bir kod veya bir fiziksel güvenlik anahtarı olabilir. Bu ikinci faktör olmadan siteye erişim sağlamak mümkün değildir.
3. Güvenlik Eklentileri:
Bir güvenlik eklentisi, sitenizin çeşitli tehditlere karşı korunmasına yardımcı olan çok yönlü bir araçtır.
- Güvenlik Duvarı (Firewall): Kötü niyetli trafiği engelleyerek sitenize ulaşmasını önler. Bu, özellikle bilinen kötü IP adreslerinden veya kötü amaçlı botlardan gelen saldırılara karşı etkilidir.
- Kötü Amaçlı Yazılım Tarayıcı: Sitenizdeki zararlı yazılımları, virüsleri ve diğer kötü amaçlı kodları tespit eder ve kaldırmanıza yardımcı olur. Düzenli taramalar sağlar.
- Brute-Force Koruması: Tekrarlanan ve başarısız giriş denemelerini izler ve belirli bir IP adresinden gelen denemeleri engeller.
- Dosya Bütünlüğü Kontrolü: WordPress çekirdek dosyalarının, temaların ve eklentilerin değiştirilip değiştirilmediğini kontrol eder ve olası yetkisiz değişiklikleri size bildirir.
4 – WordPress Temalarını ve Eklentilerini Güncel Tutun
WordPress temalarını ve eklentilerini güncel tutmak oldukça önemli. Bu güncellemeler, sitenize yeni özellikler eklerken aynı zamanda güvenlik açıklarını da kapatmaya yardımcı olur. Eğer güncellemeleri göz ardı ederseniz, siteniz saldırılara daha açık hale gelebilir.
Güvenlik açısından, gereksiz eklentilerden kaçınmak ve yalnızca güvenilir geliştiricilerin ürünlerini tercih etmek akıllıca bir seçimdir. Ayrıca, WordPress’in çekirdek yazılımını da her zaman güncel tutmayı unutmamalısınız.
5 – Güvenilir Hosting Hizmeti Seçin
Bir hosting sağlayıcısının kalitesi, web sitenizin güvenliği açısından son derece önemlidir. Seçtiğiniz hosting firması, WordPress konusunda deneyimli ve güvenilir olmalı; ayrıca DDoS koruması ve zararlı yazılım taraması gibi güvenlik önlemleri de sunmalıdır. Verisunucu.net ailesi olarak sizlere en iyi hizmeti veriyoruz.

Başka Önemli Güvenlik Önlemleri
Yukarıda bahsedilen temel adımlara ek olarak, WordPress sitenizin güvenliğini artırmak için alabileceğiniz başka önlemler de mevcut:
- WordPress Sürüm Numarasını Gizleyin: WordPress sürüm numarasının herkesin erişimine kapalı olması, sizin için avantajlıdır.
- XML-RPC’yi Devre Dışı Bırakın : XML-RPC, WordPress ile dış uygulamalar arasında iletişim sağlayan bir protokoldür, ancak brute-force saldırıları için kullanılabilir. Eğer mobil uygulamalar veya Jetpack gibi hizmetler kullanmıyorsanız, bu özelliği devre dışı bırakmayı düşünebilirsiniz.
- .htaccess Dosyasını Güvenli Hale Getirin: .htaccess dosyası, sunucu yapılandırmasını kontrol eden güçlü bir dosyadır. Bu dosya aracılığıyla IP adreslerini engelleyebilir, dizin taramasını devre dışı bırakabilir ve diğer güvenlik önlemlerini uygulayabilirsiniz.
- Kullanıcı Yetkilerini Sınırlayın: Sitenize erişimi olan her kullanıcıya yalnızca işlerini yapmaları için gerekli olan en düşük yetkiyi verin. Örneğin, blog yazılarını düzenleyen bir yazarın yönetici yetkilerine ihtiyacı yoktur.
- Dosya İzinlerini Kontrol Edin: WordPress dosyalarınız ve klasörleriniz için doğru dosya izinlerini ayarlamak çok önemlidir. Yanlış izinler, saldırganların dosyalara yazmasına veya değiştirmesine olanak tanıyabilir. Genellikle klasörler için 755 ve dosyalar için 644 izinleri önerilir.
- Güvenlik Denetimleri Yapın: Sitenizin güvenliğini düzenli olarak denetleyin. Güvenlik eklentilerinizin raporlarını inceleyin ve potansiyel sorunları erken tespit etmeye çalışın.
2025 Yılının En İyi 2 WordPress Güvenlik Eklentisi
Hızla gelişen dijital dünyada, web sitenizin güvenliğini sağlamak her zamankinden daha önemli. İşte bu yılın en iyi iki WordPress güvenlik eklentisi!
BulletProof güvenliği, adından da anlaşılacağı gibi, WordPress siteleri için en etkili kötü amaçlı yazılım temizleme eklentisidir. Birçok harika özellik sunuyor, ancak bunları etkili bir şekilde kullanabilmek için öncelikle bilmeniz gereken bazı noktalar var. Size en iyi WordPress güvenliğini sağlayan güçlü bir kötü amaçlı yazılım tarayıcısıyla birlikte geliyor. Güvenlik günlükleri ve veritabanı yedeklemeleriyle birleşen yüksek dereceli güvenlik duvarı koruması sağlar.
- Avantajları: Bakım modu mevcut, özelleştirme seçenekleri var, kolay bir konfigürasyon yöntemi sunuyor.
- Dezavantajları: Kullanıcı arayüzü, yeni başlayanlar için pek uygun değil.
2 – All-In-One
Hepsi Bir Arada Güvenlik, en iyi WordPress kötü amaçlı yazılımdan koruma eklentisi olarak öne çıkıyor. Bunun en büyük nedenlerinden biri, tamamen ücretsiz olması ve birçok WordPress geliştiricisinin bunu tanıması. Web sitenizi bir VPS veya VDS hosting sunucusunda barındırabilirsiniz, ancak bu eklenti, WordPress alan adınıza sorunsuz bir şekilde entegre olur. Hafif yapısıyla sunucu kaynaklarını zorlamaz. Spam ve yerleşik güvenlik duvarı korumasını kontrol ederek, en iyi WordPress güvenliğini sağlar. Güvenlik burada son derece önemli, bu yüzden kullanıcı hesaplarının güvenliği de bir o kadar kritik.
- Avantajları: Kullanımı kolay bir arayüz, kötü amaçlı IP’leri engelleme listesi, grafikler ve görsel veri ekranı, dosya yedeklemeleri.
- Dezavantajları: Otomatik temizleme yok, eklenti sitenin arama motoru indekslenmesine müdahale edebilir.
Sizler için önemli bilgileri bir araya getirdik. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere!